28 Haziran 2019 Cuma

2019_23_ Rıfat Ilgaz -Hoca Nasrettin ve Çömezleri_Okudum Bitti

Hoca Nasrettin ve Çömezleri  kitabı bu sene okuduğum 23.kitap...
Kitaptaki Nasrettin Hoca fıkraları hem eğlenceli hem de düşündürücü..

Rıfat Ilgaz'ın yazım dili gerçekten çok güzel ve kolay anlaşılır..Hocanın söylediği tüm o sözlerin hikayelerini öğrenmek güzel oldu. Ne yazık ki kitapta anlatılanlar tarzı siyasetçiler günümüzde de mevcut.Nasrettin Hoca onları çok güzel hicvetmiş.

Kesinlikle her yaştan insana tavsiye ederim. 

Kitap puanım 10

KİTAP AÇIKLAMASI

Rıfat Ilgaz, Hoca Nasrettin ve Çömezleri'nde Nasrettin Hoca fıkralarını çağdaş bir yaklaşımla ve kendi mizah anlayışıyla yeniden üretiyor... [...] Pasif direnme yapmak, ezilmişliğini unutmak, dar zamanlarını kazasız belasız geçiştirmek zorunda kalan halkımız, Hocasına sık sık başvurmak yolunu tutmuştur. Bugünlerde ona gene sık sık başvuruyor¬sak, işlerin yolunda gitmediğini, haksızlıkların, baskıların arttığını söyleyebiliriz açıkça. [...] Hem davacıya, hem davalıya, hem de kendisini eleşti¬ren karısına hak vermekle kendi adalet anlayışını açıklamak değildir öngördüğü... Her şeyi tatlıya bağlamaya çalışan yöneticileri, çıkarcıları, eyyamcıları, dalkavukları yere vurmaktır amacı. Hoca bu yerden yere vurma işini kahramanlar gibi zor kullanarak, bedensel gücünü göstermek¬le yapmaz, filozofça yapar. Güçsüzler, arkasız kalanlar, dar zamanlarında onun fıkralarına sığınarak güçlü görünmeye, ayakta kalmaya, tutunmaya, yaşayışlarını sürdürmeye çalışırlar. Hocamız, atılım adamı, coşku adamı, eylem adamı olmadığı gibi bir kurtarıcı, bir yol gösterici, kısaca önden giden bir yönetici de değildir. Ezilen, kaderine terk edilen, sömürülen, dertli, acılı, sahipsiz halkımızdan yana, onunla gönül birliği eden, avutan, ayakta tutan, acılarını unutturan, okumuş yazmış, halkına dönük, aydın, cin gibi zeki, hazırcevap bir halk adamıdır. 

2019_22_ Anne Bronte-Agnes Grey_Okudum Bitti

Agnes Grey  kitabı bu sene okuduğum 22.kitap...
Kitap gerçekten çok etkileyici ve sürükleyici..

Anne Brontë, ilk romanı Agnes Grey’i 1847’de Acton Bell takma adıyla yirmi yedi yaşında yayımlamış. Jane Eyre’ den önce yazıldığı halde yayıncının mali sorunları yüzünden ondan iki ay sonra basılabilmiş Agnes Grey ve böylece Anne Brontë, sıradan bir kadın kahramanı anlatıcı olarak kullanan ilk yazar olma unvanını kardeşi Charlotte’a kaptırmış. Yazıldığı dönemde iyi satış rakamlarına ulaşsa da Emily’nin Uğultulu Tepeleri ve Charlotte’un Jane Eyre’i kadar ses getirmemiş. İçlerinde ablasının da bulunduğu birkaç eleştirmen tarafından Jane Austen’e benzetilerek sıradan ve tutkusuz olmakla suçlanmış. Bu konuda kesinlikle Charlotte’a katılmadığımı söylemem gerek. Jane Eyre ve Uğultulu Tepelerde kullanılan romantik ve gotik unsurlara yer vermediği için romanı tutkusuz olarak adlandırmak büyük haksızlık olur çünkü bambaşka bir şey var Agnes Grey’de. O, ne Jane gibi kurnaz ne de Cathy gibi ne yardan vazgeçerim ne serden diyenlerden, romanda da ne gaipten gelen sesler ne de hayaletler var. Diğer Brontë romanlarından çok daha sade, içten ve gerçekçi olması bir yana Jane Eyre ve Uğultulu Tepeler’i okurken aklıma sıkça gelen ...eee tutku tamamda onun kaynağı olması gereken aşk nerede? sorusunun cevabını veriyor Agnes Grey. Tabii ki romanda sadece aşk yok. Anne Brontë, kahramanı Agnes’la mürebbiye olarak yaşadığı zorlukları anlatırken, Viktorya döneminde, soylu kadınların hayatlarını, onlardan neler beklendiğini, vermek zorunda oldukları evlilik kararını ne şartlar altında ve hangi yönde aldıklarını da, çizdiği Rosalie karakteriyle göstermiş. Yazarın, büyük oranda kendi hayatından esinlenerek, içinde yaşadığı toplum için duyduğu kaygılarını ve eleştirilerini ön plana çıkarttığı bir roman Agnes Grey.

Kitap puanım 10

KİTAP AÇIKLAMASI

Agnes Grey'de Anne Brontë, Viktorya dönemi İngiltere'sinde, bir mürebbiyenin toplumsal sınıflar arasına sıkışmış yaşantısını anlatır. Romancı olan diğer kardeşleri Emily ve Charlotte'a göre, daha doğrudan ve naif bir üslupla yazan Anne, kendi hayat hikayesinden sahneleri de malzeme olarak kullanır. Katı bir sınıf sistemine sahip, okuryazarlık oranının düşük olduğu Viktorya döneminde Brontë kardeşler, aldıkları eğitime rağmen mütevazı bir yaşam sürdürmüşlerdi. Romanlarını pastoral yaşam, ilişkilerdeki görünmez kurallar, kaba, doğal ama özgür ruhlar, ahlaki yargılar üzerine kurmuş, yazdıklarıyla toplumlarının dönüşmesine de katkıda bulunmuşlardı. Entelektüel yoğunluk, duygusal açlık ve ahlâki sorumluluk arasında kurulmaya çalışılan dengenin yansıtıldığı Agnes Grey, toplumsal yaşama dâhil olmaya çalışan kadınlar üzerine gerçekçi gözlemleriyle, romantik bir klasiğin ötesine geçmektedir.

27 Haziran 2019 Perşembe

2019_21_ Barbara Cartland-Sıcak Kalpler_Okudum Bitti

Sıcak Kalpler  kitabı bu sene okuduğum 21.kitap...
Kitap gerçekten çok etkileyici ve sürükleyici..
Barbara Cartland yine çok güzel ve sürükleyici bir aşk romanı yazmış.
Kitabı okumanızı gerçekten tavsiye ederim.
Kitap puanım 10 !!!

KİTAP AÇIKLAMASI



  • Yazar:Barbara Cartland  
  • Yayın evi :kelebek yayınları  
  • Yayın yılı:                   1970

26 Haziran 2019 Çarşamba

2019_20_ Şükran Kozalı-Eğreti Gelinler_Okudum Bitti

Eğreti Gelinler  kitabı bu sene okuduğum 20.kitap...
Kitap gerçekten çok etkileyici ve sürükleyici...Eğreti Gelinler'in hikayelerini okurken boğazınızda bir şey düğümleniyor..Kitabı okumanızı gerçekten tavsiye ederim.

Denizli'den başka hiçbir yerde yaşanmamış olan "eğreti gelin" geleneğini el altından yürüten zengin aileler ergen oğullarını kadın bedeniyle tanıştırıp evliliğe hazırlarken kendi evlerinde özel döşeli bir oda açıyorlardı. Bedenlerini karın tokluğuna delikanlılarına sunan bu kadınlar eğreti gelinlikleri süresince yol yordam öğrenip bilgilenip sahte bir mutlulukla yetinmek zorunda kalıyorlardı. Kozalarını delip kelebek olmak isterlerse de kızgın buhara sokulup canlanmaları önleniyor: Eline bohçasıyla yüreği tutuşturulan eğreti geline "Bu evde işin bitti!" deniliyordu. Evsiz barksız kaldığında bir zamanlar gelinlik yaptığı tutkulu erkekler bazen onları korumaları altına alsa da geçmişleri hep keskin ve kırıcıydı...  Aşkları ise büyülü ve kalıcı..."Eğreti gelinleri onların delikanlılarını Çökelez'i Selmin'i ileri bir tarihe bugüne getirdiğimde şehir şehir gezdirirken anlamsız bir bütünün içinde ufalanıp dağılıyorlar. Kuşku yok onlar Göller Şehri'nde yaşadılar. İşleri ünleri gıcılı yağan kar zamanları yarısı beyaz diğer yarısı pembe mayhoş şehla telli çekirdeksiz narları buzdan kılıçlı çatılarıyla..."

Kitap puanım ** 10 !!!

KİTAP AÇIKLAMASI


Dünyaya sessizce gelmişti eğreti gelinler ve yine öyle gideceklerdi. Mezar ziyaretlerinden biri Kostak Emineyi ele verdi; yazarıyla karşılaştırdı. Denizliden (Göller Şehrinden) başka hiçbir yerde yaşanmamış olan eğreti gelin geleneğini el altından yürüten zengin aileler, ergen oğullarını kadın bedeniyle tanıştırıp evliliğe hazırlarken, kendi evlerinde özel döşeli bir oda açıyorlar. Sevişgen bedenlerini karın tokluğuna mektepli delikanlılarına sunan bu kadınlar, kozalarını delip kelebek olmak isterlerse, kızgın buhara sokulup canlanmaları önleniyor: Eline bohçasıyla yüreği tutuşturulan eğreti geline, Bu evde işin bitti deniliyor. Evsiz barksız kaldığında, bir zamanlar gelinlik yaptığı tutkulu erkekleri bazen onları korumaları altına alsa da yasakları, geçmişi keskin ve kırıcı, aşkları büyülü ve kalıcı... 1930'lu yılların eğreti gelinleri, bir Atıf Yılmaz filmine de konu oldu.

25 Haziran 2019 Salı

2019_19 _ Cahit Ülkü- Pargalı İbrahim Paşa_Okudum Bitti

Pargalı İbrahim Paşa  kitabı bu sene okuduğum 19.kitap...

Kanuni'nin Düşü, Hürrem'in Kabusu... Pargalı İbrahim Paşa, sıkıcılıktan tamamen arındırılmış harika bir kitap. Kitap gerçekten çok sürükleyici ve çok etkili bir sonla bitiyor.

Bu kitap, Korfu Adası'nın tam karşısındaki Parga kasabasında orta halli bir Rum balıkçının oğluyken, "köle" olarak getirildiği Manisa'da Kanuni Sultan Süleyman'ın yakın ilgi ve sevgisini, sonra da güvenini kazanarak veziriazamlığa kadar yükselen "Makbul" İbrahim Paşa'nın romanı.

Cahit Ülkü tarihin o sıkıcılığını bir kenara bırakmış, tarihi bilgileri okuması oldukça keyifli olacak şekilde kurgulamış. Ama kullandığı bilgileri kaynaklara dayandırmayı da ihmal etmemiş.

Kitapta Osmanlı aşıklarını rahatsız edecek detaylar var :D Daha önce bir yerde İbrahim'in çok kısa bir sürede kölelikten devletin başına kadar yükselebilmesinde Süleyman'la olan ilişkisinin çok büyük katkısı olduğu gibi şeyler okumuştum. Sanki Cahit Ülkü de biraz dokundurmuş bu konuya. Ayrıca atalarına bunu bir türlü yediremeyenlerin kabul etmediği "iç oğlan" mevzusu da kitapta yerini bulmuş. İbrahim'in genç erkeklerle ilgilendiğiyle ilgili bir kaç şey okuyoruz kitapta.

Kitap puanım *10 !!!

KİTAP AÇIKLAMASI



Pargalı İbrahim Paşa, Cahit Ülkü'nün Masal Olmayan Masallar adını verdiği üçlemenin ilk kitabı. İkinci kitap Rüstem Paşa, üçüncü kitap ise, II. Selim adlarıyla yakında okurlarımızla buluşacak...Bu kitap, Korfu Adasının tam karşısındaki Parga kasabasında orta halli bir Rum balıkçının oğluyken, köle olarak getirildiği Manisa'da Kanuni Sultan Süleyman'ın yakın ilgi ve sevgisini, sonra da güvenini kazanarak veziriazamlığa kadar yükselen Makbul İbrahim Paşa'nın romanı.

Kitap Adı: Pargalı İbrahim Paşa
Kitap Yazarı: Cahit Ülkü
Yayın evi: İnkılap Yayınları
Sayfa Sayısı: 367
Baskı Yılı: 2001

2021-18-Jules Amcam-Guy de Maupassant

  Birbirinden bağımsız kısa hikayelerden oluşan eserimizin kitaba adını veren hikayesini anlatacağım: iki arkadaş yolda yürürken ak saçlı ya...